25 Ekim 2017 Çarşamba

Bugün halk kütüphanesine gittim. 14 kitap taradım, hiçbiri yoktu. Neyse efem kış uykusuna dalmak için sizden ödünç kitap istiyorum. Aldığım kondüsyonda teslim ederim yahut yenisini alırım.
Kayıp Zamanın İzinde/Marcel Proust*
Minima Moralia/ Theodor W. Adorno*
Thistram Shandy Beyefendinin Hayatı ve Görüşleri/ Laurence Sterne*
Niteliksiz Adam1_2/ Robert Musil*
Gecenin Sonuna Yolculuk/ Louis Ferdinand Celine*
Hermann Hesse/ Boncuk Oyunu*
Körleşme/Canetti*
Füruzan ve Leyla Erbil öyküleri)
Birkaçını bulduğumda gönderiyi imha edeceğim. Esen kalın.*

Sarhoş Hikaye

13 yil sonra sarhostum kendimin diyebilecegi bi odada. Sorun odadaydi 13 senedir. Aslinda epey tecrubemde vardi baska yerlerde sarhos olmayla alakali. Sevgi acligimi baskalarinin sevgi verme istekleriyle gidermek ya da bu statuyu her turlu kar amacli kullanmak icin ama bu hak elimden alinmisti bir kere daha. Dolunayda vahsilesiyordum bu gune kadar, bi aparkat, bi krose ve bir aparkat daha.
Bu gece herkesten daha hircin olmaya soz verdim kendime. Baskalari ben yokmusum gibi davranabilir o bunlara dogustan taninan bir hak ama ben onlar kadar hakli degildim hic ve bir tane daha skor yaziyordum kendime. Herkes sifir ben milyondu bu sefer ve bir direk daha.
Olayi buraya iten sey yoktu. Olay her zaman tam olarak bu ana itiliyordu. Yer yer hadi diyor ve yer yer yavaslamalisin, urkuteceksin diyordum. Bir krose daha,
Ayakta durmaya calisiyor hala serefsiz. Bir seri tutturmaliyim.
Sevgi acligima da bir yumruk, ve lanet olsun beni sevlere pespese direkler, kocum havlu atayim derken gordum suratimi ve sikeyim boyle surati deyip bir direk daha.
Ilk roundun sonunda kazanan belliydi ama durmuyordum. Ben ben dedikce gucluydum. Benden pespese vuruslar. Ben olumsuzum. Ben ve yumruklarim var. Ben ve ben.
Dustu orospu cocugu yere.
Kendine agir baskasina hafif siklette dunya sampiyonuyum ben. Yumruklarimla yuzlesmek icin her gece ayna karsisinda kendi adini soylemen yeterli.
Kendime karsi guzel bir yalanciyim cogu zaman.
Bir aparkat bir direk ve bir aparkat daha knockout!
Imza Aykut

29 Eylül 2017 Cuma

Amerika'da Araba Satın Almak

(Biz araba alma sürecinde detaylı bir yazı bulmamıştık süreci anlatan. Gidip de araba almayı düşünenler için tüm detayları ile yazdım) Amerika'da uzun süreli kalıp gezmek istiyorsanız, eyaletler arasında yolculuk yapmanın en iyi yolu tabi ki arabayla olur. Bunu da ya araba kiralayarak ya da satın alarak yapabilirsiniz. Yabancılar için kiralamak tabi ki daha kolay bir yöntem. Bir çok araç kiralama firması, sigortası ile birlikte istediğiniz model bir arabayı sizin için hazırlıyor. Satın almaktaki fark ise yolculuğunuz bittikten sonra aracınızı satıp paranızın tamamını ya da büyük çoğunluğunu geri alma opsiyonunuzun olması. Peki yabancılar Amerika'da nasıl araba alabilir? Bu sorunun cevabı her eyalette kısmen de olsa değisiklik gösterebilir aslında. Ama genel bir kaç detayı burada sizlerle paylaşmak istiyorum. Eğer imkanınız varsa Türkiye'den çıkmadan uluslararası ehliyet almanız iyi olabilir. Bunun için turing.or.tr'den detaylara bakabilirsiniz. Uluslararası ehliyet daha rahat işlem yapmanızı sağlayabilir. Ancak Türk ehliyeti de altı aya kadar yurtdışında geçerli. Biz kendi ehliyetlerimiz ile işlemleri yaptırdık. Araç almak için öncelikle Amerika'da üzerinize kayıtlı bir adres olması gerek. Bu kaldığınız yerde, adınıza hazirlanmış ve adresinize gönderilmiş, üzerinde tarih olan bir fatura, kira sözleşmesi, banka dekontu olabilir. Biz kaldığımız evdeki kira sözleşmemizi götürdük. Öncelikle aracın nasıl bulunacağı konusu var. Bir kaç şekilde yapabilirsiniz. Birincisi Amerika'da çok yaygın olan craigslist.org adresine girip internetten uygun fiyata ikinci el araç bulabilirsiniz. Burada sadece araç değil, evden, mobilyaya, iş ilanından elektroniğe her şey var. Ikinci opsiyon ise bulunduğunuz yerdeki araba galerilerini gezip kendinize uygun bir araç bakmak. Biz aracı galeriden aldık. Çünkü craigslist'deki satıcılar çok güvenilir olmayabilir dediler bize. Arabalarını satmak için insanlar yalan söyleyebilir, eğer siz araçtan anlamıyorsanız sizi yolda bırakacak bir araç almanız kaçınılmaz olabilir. Ya da çok fazla tamir masrafı çıkaracak bir araca denk gelebilirsiniz. Galerideki araçlar genellikle bakımı yapılmış oluyor. Sahibindene göre daha pahalı ama uzun yolda riske atmamak için bize daha mantıklı geldi. Son olarak da Facebook'un marketplace adlı bölümünde kaldığınız bölgedeki insanların ilanlarına bakabilirsiniz. Aracı buldunuz. Satın almadan önce bir sigorta şirketi bulup, sigorta yapıp yaptıramayacağınızı kontrol edin önce. Biz yol üzerinde bulduğumuz bir sigorta ofisine girdik ve fiyat sorduk. Sigorta firmasi öncelikle kaldığınız yerin adresini istiyor. Sonra araba modelini soruyor. Sonra size fiyat çıkartıyor. Araba sigortaları en az 6 aylık yapılıyor. Başka yolu yok. Ama siz daha kısa süreli kullanacaksanız, sigortayı yaptırıp, yolculuğunuz bittikten sonra da iptal ettirebilirsiniz. Bu nedenle sigorta taksitleri aylık olarak ödeme yolunu seçin ki kalan aylar için iptal ettirmek rahat olsun. ( bunu sigorta sirketine söylemeyin tabi) Bunun için kredi kartı ya da Amerika'da bir bankadan alınmış banka kartı da olabilir. Sigorta şirketinden onay alınca, arabanızı satın alabilir sonra sigorta işleminizi yaptırabilirsiniz. Sigorta bedeli aracın modeline ve sigortanin kapsamina değişkenlik göstermekle birlikte 100-150 dolar arası aylık sigorta bulabilirsiniz. Biz 96 model dodge karavan için ilk ay 126 dolar ödedik. ( Arabanin bedeli de 1500 dolardı) Aracı satmadan bir gün önce arayıp sigortamızı iptal ettirdik. Bu arada sigorta olmadan tescil işlemini yapamazsınız. Sigortadan sonraki işlem aracı adıniza tescil ettirmek yani "title" almak. Bunun icin ikamet ettiğiniz yere en yakın motorlu taşıtlar ofisine gitmeniz gerek. (kısaca DMV deniliyor) Aracın satışının yapılabilmesi icin aracinı satan kişinin ve alıcının doldurmasi gereken bir form var. Bu form saticida olur ve ilgili bölümler hem alıcı hem satıcı tarafından doldurulur. Arabanın eski sahibinin doldurduğu bu form, sigortadan alacağınız evrak ve üzerinde Amerika'daki adresinizin yer aldigi guncel tarihli (6 aydan eskiler kabul edilmiyor) dökumanınızla birlikte DMV'ye gidiyorsunuz. Burada aracıniz muayene ediliyor. Bunun icin extra bir para ödemiyorsunuz. Araç muayeneden geçerse artık tescil işlemine hazırsınız demektir. Biz aracı adımıza tescil ettirmek için 1 senelik 145 dolar ödemiştik. (Tescil süresi en az 1 yıl) Ödemeyi yapınca plakanızı da alıyorsunuz ve araç üzerinize yasal olarak kayıtlı oluyor artık. Kısa kısa.... Aracın title'ı dediğimiz evrak hemen aynı gün DMV'de hazırlanıyor. Turist vizesi ile araba alınabiliyor. Sigorta yaptırmadan araba satın alabilirsiniz ama yolda polise yakalanırsanız başınız derde girer. Eğer uygun araba bulursanız aynı gün içinde bütün evrak işlerinizi bitirmeniz mümkün. Bu yazdıklarım bizim Delaware eyaletinde araba alırken yaptığımız işlemleri anlatmaktadır. Her eyalette farklılık gösterebilir. En sağlıklı bilgiyi bulunduğunuz bölgedeki DMV ( motorlu taşıtlar ofisini) arayarak öğrenebilirsiniz.

21 Ağustos 2017 Pazartesi

ÇAKAL TERCÜMAN Ahhahkahjkajsk



Mafya Kıralı haraçlarını toplaması için yeni bir tetikçi buldu. Seçtiği adam sağır ve dilsizdi. Çünkü baba, bu tetikçi yakalanırsa polise fazla bir şey anlatması mümkün olamaz diye düşünüyordu. Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark etti ve tetikçiyi odasına aldırttı, bir de işaret dilini bilen tercüman buldular. Tercüman işaretle sordu: 
"Para nerede? piç kurusu"
Sağır dilsiz işaretle yanıt verdi: 
"Ne parası? amk. Benim paradan maradan haberim yok kapcuk ağızlı. Neden bahsettiğinizi anlamıyorum." 
Tercüman tercüme etti:
"Neden bahsettiğinizi anlamıyormuş."
Baba 38'liği koltuk altından çekip sağır dilsizin beynine dayadı:
"Şimdi sor bakalım, para nerede."
Tercüman işaretle sordu:
"Para nerede?"
Sağır-dilsiz kan ter içinde, işaretle yanıt verdi:
"Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacın kovuğunda iki yüz bin dolar var."
"Ne söyledi?" dedi baba.
Tercüman yanıtladı:
"Dedi ki, hala neden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz g.t istermiş."

En güzel bira



Birgün Carlsberg, Miller, Tuborg ve Efes Pilsen'in başkanları barda içmeye gitmiş. Garson gelince tek tek söylemişler;
- Ben bi Carlsberg alayım.
- Ben bi büyük Miller istiyorum.
- Ben Tuborg içeceğim.
Sıra Efes Pilsen'in başkanına gelince;
- Ben bir kola alayım. demiş. Garson gidince yanındakiler sormuş, "Yahu sen niye Efes Pilsen istemedin" diye;
- Kimse bira içmiyordu, ben de size uyayım dedim. demiş.

ajdhajsdhjasgbdxasjxnag Trug life ♥